medyauzmani.com
Sarah (Epilepsy) Migren Atakları ve Belirtileri « YerelHaberler – Yerel Haberler

Sarah (Epilepsy) Migren Atakları ve Belirtileri « YerelHaberler

Bu hastalıklardan ilki tıp dilinde epilepsi olarak adlandırılır ve nöbetler halinde ortaya çıkan nörolojik bir hastalıktır. Epileptik nöbet, beyin fonksiyonlarının kısa süreli bozulması olarak tanımlanır. Bir grup beyin hücresi aniden elektrik boşalması gösterir ve epileptik nöbet meydana gelir. Nöbetin ana nedeninin, sinir hücreleri arasındaki akımın akışından sorumlu maddeler arasındaki dengesizlik olduğuna inanılmaktadır. Epilepsi majör veya minör nöbetler şeklinde ortaya çıkabileceği gibi kısmi nöbetler şeklinde de olabilir. Çoğu epileptik nöbetin nedeni bilinmeyebilir. Bazı epilepsi türleri beyin bozukluklarından (kafa yaralanmaları, beyin tümörleri ve damar hastalıkları) kaynaklanabilirken, diğer epilepsi türleri (düşük kan şekeri, artmış kan üresi, bazı ilaçların yan etkileri ve sık alkol kullanımı) oluşabilir. ).

Epilepsinin ilk belirtileri olarak hasta kaşıntı, koku, tat ve mide ağrısı hisseder. Böylece hasta nöbet geçirdiğini hissedebilir. Bu belirtiler her zaman ortaya çıkmayabilir. Bundan sonra hasta bilincini kaybeder ve ayakta durursa düşer. Bu düşüş dikkatsiz olamaz, yani düşüş sırasında yangın, su, taş gibi tehlikelerden veya küçük kazalardan korunmaya çalışmak olamaz. Hastanın tüm kasları aynı anda kasılır, kısa bir süre bağırır, hasta nefes alamaz ve morarır. Ayrıca hasta bu sırada idrar ve dışkı kaçırabilir. Yaklaşık 30 saniye sonra derin bir nefes alın. Hastada bu aşamada kaslar kasılıp gevşeyince vücutta sarsılma ve çırpınma hareketleri başlar, çene ve dilin hareketleri sonucu tükürük köpürür. Bu faz yaklaşık 20-30 saniye sürer, ardından hasta rahatlar ve hasta derin bir uykuya dalmaya başlar.Görünüm komaya benzer, ancak hasta her zaman uyanabilir.

Dünyanın bilinen en eski hastalıklarından biri olan migren halk arasında yarım baş ağrısı olarak bilinir. Kişinin yaşam kalitesini bozan ifadelerle sık sık duyduğumuz ve günlük hayatımızda migrenden muzdarip olduğum bu hastalık yaygın bir seyir gösteriyor. Migren geçici bir baş ağrısı olarak bilinse de kişiden kişiye değişen ve iyileşme sürecinde farklılık gösteren bir ağrı türüdür. Bazı durumlarda hastada kusmanın eşlik ettiği migren atakları bazen aynı tarafta bazen de diğer tarafta olabilir.
Her migren hastasının içinde olmak isteyeceği ve hastayı migren ataklarından kurtaracak ortam, ışıktan uzak, kasvetli, sessiz, sakin bir ortamdır. Migren atakları yarı kalıcı baş ağrılarıdır. Gün içinde birkaç saat sürebileceği gibi sürekli olarak bir günlük bir süreyi de kapsayabilir. Kadınlarda daha sık görülen migren, adet öncesi ve sonrasında ivme kazanır.

Hasta, migren atağının geleceğini erkenden düşünür. Hafif ağrı ile başlayan kriz öncesi kişilerde gözde bulanıklık, ışık ışınları, kararma, görmede azalma, göz kapağında şaşılık ve bazı durumlarda çift görme gibi belirtiler görülür. Migreni olan kişinin doktor kontrolünde olması önerilir. Her ağrı durumunda bilinçsizce alınan ilaçlar sıklıkla migren ataklarını tetikler.

Genetik bir hastalık olduğu bilinen migreni tetikleyen yiyecekler arasında konserve yiyecekler, kabuklu deniz ürünleri, fermente içecekler, eski peynirler, çikolatalı çay suları ve tatlı kek olarak bilinen yiyecekler yer alır. Migren hastaları bu besinleri tüketirken dikkatli olmalı, ölçülü ve düzenli aralıklarla tüketmelidir. Nörolojik bir hastalık olan migren, beyinde kısa devre olarak tanımlanır. İlaç tedavilerinin yanı sıra akupunktur, yoga, hipnoz gibi uygulamaların da faydalı olduğu söyleniyor. Migren hastaları uyku düzenine dikkat etmesi, stresten uzak durması ve düzenli egzersiz yapması gereken kişilerdir.

Tanı genellikle hastanın epilepsi nöbeti görmesi ile konulur. Ancak bu değişimi görmek her zaman mümkün olmuyor. Ancak hastanın nöbet geçirdiğini görenlerin ifadeleri tanıya yardımcı oluyor. Bir doktor tarafından muayene edilmeniz gerekir. Hastanın EKG’si çekilerek tanı konulabilir.

Bazen iyileşmeye vakit bulamadan sürekli epileptik nöbetler geçiren hastalar olabilir. Bu tür hastaların tedavisi acilen ve hiçbir şekilde geciktirilmeden yapılmalıdır. İnatçı, devam eden epileptik nöbetleri olan hastalarda hava yollarını açık tutarak solunumu hızlandırmak gerekir. Tıbbi açıdan da en iyi çözüm olan ilaç klonazepamdır.

yazar:Anas Eker

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın