medyauzmani.com
Narsist insan nedir? ” YerelHaberler – Yerel Haberler

Narsist insan nedir? ” YerelHaberler

Günümüzde çokça gördüğümüz bu psikolojik sorun her geçen gün artmaktadır. Toplumun büyük bir kısmında görülen bu duruma tıp dilinde narsisistik kişilik bozukluğu denilmektedir. Büyük süper özgüven dağları yarattım, hepsini biliyorum, narsist her zaman haklıymışım gibi davranan insanların ortak adıdır. Çevremizde sıkça karşılaştığımız hatta kendimizde şahit olduğumuz bu davranışlar aslında birer ruhsal hastalıktır. Ele alınması gereken bir olgudur.

Halk arasında erdemli olarak nitelendirilen kişiler narsisistik kişilik bozukluğu kategorisine girmektedir. Narsist insanlar tüm ilgiyi kendilerine isterler. Her zaman mükemmel olduklarını, herkesten üstün olduklarını, sosyal ve iş hayatlarında yalnız olduklarını düşünürler. Başkalarının haklarına ve fikirlerine saygı duymazlar. Bencildirler ve her zaman önde olmak isterler. Para, aşk, güç ve diğer gerçekliklerin kendilerine ait olmasını isterler ve her şeyi yapabileceklerine inanırlar. Başkalarının zayıf olduğunu düşünürler ve saygı ve büyük ve küçük insan kavramıyla hareket ederler. Bu doyumsuz insanlar her gün başka hayallerin peşinden koşuyorlar. Dünyada yalnız kendilerinin var olduğunu düşünürler ve diğerlerini görmezden gelirler.

Narsist insanlar kendilerini davranışlarıyla ortaya çıkarabilirler. Sinir bozucu davranışları ve tutarsız davranışları terk edilmelerine yol açabilir. Her zaman kazanan ben olacağım düşüncesiyle halklarının maddi ve manevi haklarını ayaklar altına alıyorlar. İş ortamında lider olmak için hilelere başvurabilirler. Sürekli eleştiren ve küçümseyici tavırlarıyla dikkat çeken bu kişiler, eleştirildiğinde saldırganlaşabilirler. Hataları yüzlerine vurulduğunda kendilerini gergin ve tutarsız davranışlar içinde bulabilirler. Agresif bile olabilirler. Kinci olmak onun en kötü davranışlarından biridir. Başarılara değer vermezler ve kendilerinden daha başarılı olan insanlardan hoşlanmayabilirler. Fiziksel olarak mükemmel olduklarını, vücut hatlarının mükemmel olduğunu ve nadir bir güzelliğe sahip olduklarını düşünürler ve bu şekilde davranırlar. Her zaman lüks bir yaşamı tercih ederler ve hayalleri doruk noktasındadır. Para, şöhret, başarı, üstünlük gibi kavramlara ulaşma istekleri yoğundur. Daha azıyla yetinmezler, her zaman daha fazlasını isterler. Maddi durumları kötü olsa da lüks ve pahalı kıyafetlerden vazgeçemezler. Gerekirse yeme-içme masraflarını kısmak, pahalı giysiler giymek ve çevrelerini hava atmak isterler.

Narsist insanlar, hedeflerine ulaşmak için başkalarını kullanırlar ve fedakarlık ve hayırseverlik gibi şeyleri yoktur. Bencildirler ve empati kurma yetenekleri yoktur. Ortamda dikkat çekmek için farklı yöntemler kullanabilirler. Kendilerinde varmış gibi erdemlerini abartırlar ve her ortamda anlatmaktan çekinmezler. Sadece kendilerini düşünürler ve bu davranışları aileleri ve sevdikleri için geçerlidir.

Aslında bu davranışların temelinde özgüven eksikliği yatmaktadır. Bir insan özgüven duygularını dışa vursa da iç dünyası bambaşkadır. Başarıyı yakalayamayan ve çevresinden ilgi göremeyen kişiler daha çok bunalıma girmekte ve çevreleriyle olan iletişimleri bozulmaya başlamaktadır. Narsisistik semptomlarını daha yoğun yaşamaya başlar ve kişisel çıkar duygusu her geçen gün güçlenir. Yaşadıklarının iç dünyalarındaki ifadeleri farklılaşmaya başlar. İnsan dayanılmaz bir birey olarak toplumu rahatsız etmeye başlar. Bu nedenle tedavi gereklidir.

Narsist insanlar, diğer insanların terapideki hatalarını ve yaptıklarını açıklamak için uzmanlara başvururlar. Psikolojik danışmana başvurma sebepleri hataları veya davranışları değildir. Uzman, hatanın aslında kendi hatası olduğunu tespit etmek için çeşitli yöntemlere başvurur. İlk olarak, bu fenomenlere neden olan sorunları araştırmak için bir kişilik analizi yapar. Psikoterapistler öncelikle kişinin davranışına uygun yöntemlere başvururlar. Gururlarını övgülerle pohpohlarlar ve zamanla kusurlarını söylemeye başlarlar. İnsanlarla ne yapması, nasıl iletişim kurması gerektiğini anlatarak insanı bu ruh halinden çıkarır. Tedavi süreci hastalığın derecesine göre değişiklik gösterebilir. Kişiye hatalı olduğunu söylemek ya da sorunun kaynağını bulmak bu süreci kısaltabilir.

katip:Elif Açıkgöz

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın