Köylü ayaklanmalarının temelinde ağalarla ekonomik çekişmeler, salgın hastalıklar, nüfus azalması ve toplumun sosyal dengesinin bozulmasına neden olmuştur. Bu ayaklanmalarla köylüler, krallara ve feodal beylere karşı bazı haklar talep ettiler. Belçika’da bir Flaman köylü ayaklanması gerçekleşti. Serfliğin kaldırılması ve köylülerin haklarının iyileştirilmesi için talepler ileri sürüldü. Bu ayaklanma ve zulme karşı çok kanlı bir savunma yapılmıştır. İngiliz köylüsünün ayaklanması, kıtlık ve azalan verimin neden olduğu salgın hastalıklar nedeniyle toprak sahibi ile köylü arasındaki çatışmanın bir sonucu olarak ortaya çıktı. Salgın hastalıklar nedeniyle nüfusun azalması ve verimin düşmesi nedeniyle gelirin azalması sonucu halk ile yöneticileri arasında bir ayaklanma vardır. Genel olarak köylülerin talepleri, mevcut çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve az da olsa elde edecekleri gelirin artırılması yönündeydi. Ancak bu talepler köylünün içinde bulunduğu durumu daha da kötüleştirmiştir.
Ayaklanmadan sonra ciddi şekilde istismara uğradılar ve hatta bazıları idam edildi. Flaman ve İngiliz köylü isyanları sefil bir şekilde başarısız oldu. Bununla birlikte, Alman köylü ayaklanması diğer ikisiyle kıyaslanamayacak kadar başarılıydı. Bu ayaklanma, on altıncı yüzyıldaki en büyük ve en etkili olarak kabul edilir. Bu ayaklanma sınıf değişimini beraberinde getirerek kapitalist sistemin ilk taşlarını atan eylem olarak tarihe geçti. Luther’in bu isyana katkısı vurgulanmalıdır. Luther halka, Katolik Kilisesi’nin kafasına göre fetva verdiğini ve bunun dine aykırı olduğunu ve insanları kiliseye karşı ayaklandırdığını söyledi. O dönemin yöneticileri ve Kilise, Luther’in halkın içine sızan bir iblis olduğunu ve onu dinleyen herkesin diri diri yakılacağını ilan ettiler. Ancak halk, Kilise’nin tehdidine boyun eğmemiş ve taleplerinde ısrar etmeyi başarmıştır.
Kaynak:
On dördüncü yüzyılda Flamanlar ve İngilizler.
katip:Emir Karasu
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]