medyauzmani.com
İlginç Gerçekler – (4) | YerelHaberler – Yerel Haberler

İlginç Gerçekler – (4) | YerelHaberler

Dünyada en çok söylenen şarkı hangisidir?

Dünyada en çok hangi şarkı söylendi ve hala söyleniyor diye sorsanız hemen aklınıza gelmeyebilir. Bu şarkı herkese tanıdık geliyor ve müziği ezbere biliniyor. Doğum günün kutlu olsun adı veya mutlu yıllar şarkısı senin için. Bu şarkı yaratıldığında kimse onun doğum günlerinde söyleneceğini düşünmemişti. ABD’nin Kentucky kentinde iki kardeş öğretmenin sabahları öğrencilerine söylemesi için bestelediği bu şarkının orijinal adı Good Morning to All idi.

Şarkının müziklerini kardeşlik için besteleyen Mildred Hill, kiliselerde org, konserlerde piyano da çalıyordu. Sözler, Mildred’ın kendisinden dokuz yaş küçük olan kız kardeşi Patty tarafından yazılmıştır. Mildred’in 1916’da 57 yaşında ölümünden birkaç yıl sonra bestelediği şarkı Happy Birthday adıyla söylenmeye başlandı. Hill Brothers, şarkının telif hakkını 1893’te aldı.

Ancak Robert Coleman adında biri şarkının bestesini kullandı ve sözlerini Mutlu Yıllar Sana olarak değiştirdi. Şarkı zamanla o kadar popüler oldu ki, bestecileri bile unutuldu.

Şarkı bir Broadway müzikalinde doğum günü formunda kullanıldığında o zamana kadar adını bile duymamış olan üçüncü kardeş Jessica mahkemeye gitti. Bestenin gerçekten onlara ait olduğunu tespit etti ve şarkının tüm haklarının ailesine ait olmasını sağladı. Bundan böyle, şarkının ticari amaçlarla kullanıldığı her yerde telif ücretleri Hill ailesine ödenecekti. Bu haber tüm dünyayı şok etti. Eskiden yarım milyon kişinin doğum günlerinde telefonla dinleyen tanıtım ve pazarlama şirketleri bu ezgiyi terk etmiş, müzikaller bu parçayı ya repertuarlarından çıkarmış ya da şarkı yerine sadece okuma ya da şiir şeklinde seslendirmiştir. Telif ücreti ödemekten kaçınmanın yollarını ararken, Dr. Patty Hill, uzun bir hastalıktan sonra 78 yaşında vefat etti, ancak şarkısını gördükten sonra onun doğum günü için dünya çapında bir gelenek haline geldi. Bugün, bu şarkının telif hakkı Warner Chappel Music Company’ye geçti. Ticari amaçla kullanıldığı her yerde firmaya ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu miktarın yılda yaklaşık 1 milyon dolar olduğu tahmin edilmektedir. Doğum gününü kutlayacak olanları bilgilendirmek amacıyla sunulmuştur.

Ne zamandan beri kaşık ve çatal kullanıyoruz?

Tarih boyunca, Avrupa’da Rönesans’ın başlangıcına, yani insanların doğruluk ve temizliğin farkına vardıkları zamana kadar, eller yemek yemek için kullanıldı. Elbette bunda da bir adabı vardı. Yemek yerken kullanılan parmak sayısı o kişinin durumunu gösterir. Sıradan insanlar beş parmağını kullanırken, soylular yüzük parmağını kullanmadan üç parmağını kullanıyordu. Aslında Latince çatal kelimesi, çiftçilerin mahsulü havaya atmak için kullandıkları dev çatalların adından türemiştir. Türkiye’de Çatalhöyük’te yapılan kazılarda çok azı bulunmuş ancak ne işe yaradıkları ve milattan 400 yıl önce sofralarda yenilip yenilmediği tam olarak anlaşılamamıştır. Çatal hakkında kesin olarak bilinen şey, ilk olarak on birinci yüzyılda İtalya’nın Toskana kentinde ortaya çıktığıdır.

Halk, Allah’ın verdiği yemeğin Allah’ın verdiği ayak parmaklarıyla yenebileceğini söyleyerek bu iki çatala şiddetle karşı çıktı. İnsanların yemek yerken çatal kullanmaya karşı yüzyıllarca süren direnişinin tarihte çok az örneği vardır. 17. yüzyıla kadar süren bu direnişin bir başka cephesi daha vardı. Erkekler yiyecekleri bıçakla tutup ısırmaya alışkındı ve çatal kullanmayı kadınsı bir davranış olarak görüyorlardı. Bu arada, Fransız Devrimi’nden hemen önce, Fransa’da yavaş yavaş dörtlü çatallar kullanıma girdi.

Zamanla çatal kullanımı lüks, asalet ve statü göstergesi haline geldi. Çatalla birlikte sofralarda herkes için ayrı tabak ve bardak kullanma adeti de gelişerek toplumun tüm kesimlerine ve yavaş yavaş dünyanın diğer bölgelerine yayılmıştır. Kaşık kullanımı tarih kadar eskidir. İnsanlar çatala gösterdikleri direnci kaşıkla göstermiyorlardı. Bu şüphesiz sıvıyı içmek için eli kullanmanın iyi bir alternatif olmamasından kaynaklanmaktadır. En eski kazılarda bile taş, kemik, tahta veya metalden yapılmış kaşık veya benzeri nesneler bulunmuştur.

Kaşığın en önemli gelişmesi, sapının şeklindeydi. Yemek yerken neden sol çatal yapılır? Resmi bir yemekte en sıkıcı durumlardan biridir bu. Sağ elini kullananlar için çatalı sol elle tutmaya çalışmak can sıkıcıdır. Hele etin yanında aynı tabakta pirinç varsa sol eldeki çatalla pirinç tanelerini düşürmeden ağza götürmek pratik ister. Bir yemek kaşığı bol olsun diye bir kural yok ama sıcak çorbayı üzerimize dökmeden içebiliriz.

Çatal-bıçakla yemek yeme adabı, kökenini saraydan ve soylulardan alan Avrupa kültüründen aldık. Her zaman özgürce hareket etmeyi seven Amerikalılar, bu görgü kurallarına çok sık uymazlar. Eti sağ elindeki bıçakla dilimledikten sonra kendi elleriyle çatal ve bıçağı değiştirdikten sonra sağ ellerindeki çatalla yerler. Eti kestikten sonra bıçağı masanın üzerine bırakmak, çatalı soldan sağa alıp eti ağza götürmek, sonra çatalı sola, bıçağı tekrar sağa alıp bu hareketi yemek boyunca tekrarlamak azaltır. yeme hızı

Yavaş yemek, bazı toplumlarda yemeğe saygı ifadesi olarak görülürken, bazı toplumlarda bu davranış yemek görgü kuralları açısından saygısızlık olarak değerlendirilmektedir. Bir görüşe göre Amerikalıların çatalı tutma şekli bir kolaylık değil, bir alışkanlıktır. 1700’lerin ortalarına kadar Amerika dallanmış bir toplumdu. İnsanlar yemek yerken sadece bıçak ve kaşık kullanırdı. Kaşık kesilen eti tutmak için kullanılırken, bıçak kesip ağza götürmek içindi. Daha sonra masalardaki bıçakların uçları yuvarlak hale geldi.

Eti kestikten sonra sağ elde kaşık tutma ve eti ağza götürme adeti başlamıştır. Çatal kullanırken aynı alışkanlık devam etti. Öte yandan, Avrupalılar hiç bu seviyede bir kaşık yaşamamışlardı. Yiyecekleri ağza sokmak için doğrudan bıçaktan çatala gittiler. Yemeğin hızını yavaşlatacak bir görgü kuralları yoktu.

Sağ elini kullanan birinin bıçağı ileri geri hareket ettirip sol eliyle eti kesmesi zordu ama çatalı sol elle etin içine sokup ağza götürmek adettendi. Soyluların her zaman pohpohlayıcı ve gösterişli nezaketi, çatal kullanımı yaygınlaştığında da devam etti. Avrupa’da ve orada yayılan kültürlerde yemek yerken çatalı sol elde, bıçağı sağ elde tutmak moda olmuştur. Avrupalılar çatalı ellerinde tuttuklarında çatalın uçları yere dönüktür. Amerikalılar çatalı uçları yukarı bakacak şekilde sağ ellerinde tutarlar. Yemekten sonra tatlı yerken sağ elde çatal olması hiçbir kültürde kötü bir davranış anlamına gelmez.

| « Dünyanın en iyisi « | – | » Bunları biliyor musunuz? «|

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın