https://www.sporunuyap7.com/sitemap_index.xml
Depremzedeler, polisle birlikte kaldıkları konteyner kentin dışına İzmir’den götürüldü. - Yerel Haberler
Anasayfa » Haber » Depremzedeler, polisle birlikte kaldıkları konteyner kentin dışına İzmir’den götürüldü.

Depremzedeler, polisle birlikte kaldıkları konteyner kentin dışına İzmir’den götürüldü.

Konteyner Kent’te kalan Tamer Deniz, “Biz deprem kiracısıyız. Patronumuz ‘Zorunda değilsiniz, sizi yalnız bırakmayacağız’ dedi. Ev sahiplerine kiracı gibi 20 yıl kira ödeteceğiz. Şimdi onlar atıyorlar. bizi sokakta.'” Nuray Kuçork, “Beni böyle bir kadınla sokağa atıyorlar. Yalvarıyor muyum yoksa yanlış yola mı gidiyorum? Bacaklarım titriyor şimdi. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Alacağım.” Battaniyemi alıp gece gündüz burada uyuyorum.”

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremin ardından İzmir Valiliği tarafından kurulan Berkeley Geçici Barınma Merkezi’ne yerleştirilen depremzedelerin kalıcı barınma sorunu 28 aylık süreye rağmen çözülmedi. Berkeley geçici barınak müdür yardımcısı Schweib Oner tarafından Pazartesi günü imzalanan depremzedelere gönderilen bildiride, depremzedelerin bir hafta içinde konteynerleri boşaltmaları söylendi. Açıklamada, Kahramanmaraş’ın merkezini oluşturan depremlerin ardından İzmir’e gelen depremzedelerin konteynerlere yerleştirileceği belirtildi.

Dün depremzedelere konteynerleri boşaltmaları için verilen bir haftalık süreydi. Depremzedeler bugün polis eşliğinde konteynerlerden çıkarılmaya başlandı.

“Engelli çocuğumla kalıyoruz. Çok perişan durumdayız.”

Depremzede Nureddin Kayı hayatı hakkında şunları söyledi:


2. Yüzyıl Ekonomi Konferansı’na dünyaca ünlü isimler katılacak

“Anahtar bende, şimdi korkudan giremiyorum. Boş diyecekler. Hadi gidelim; nerede kalacağım, ne yapacağım? Engelli çocuğumla kalıyoruz, çok zor durumdayız.” perişan durum ben çalışmıyorum yaşlıyım gözüm de yok kayboldum oğlum zaten bunalıma girdik işte aynısını yapıyorlar bak bak moralim bozuldu , Konuşamıyorum Nereye gideceğimi bilmiyorum Biz de şaşırdık Nereye gidiyoruz Sokakta kalmamız gerekecek buradan bir yere gitmiyoruz Barınmak istiyorum Biz yer arıyoruz barınacak yer arıyoruz imkan yok para yok evde kalamayız kiracıyım yani durumum kötü engelli çocuğum var beraber kalıyoruz okulu var Ama ben nerede kalacağım, dediler ki seni bir huzurevine gönderelim, çocuğunu da koğuşa gönderelim, ben çocuğumdan ayrılmak istemiyorum, ben zaten çocuğumu kaybettim, ben’ Ben de acı çekiyorum bu acıyı ben de mi çekeyim böyle bir şey olur mu canımı yakıyorlar ben burada ızdırap çekiyorum yardım etsinler mi böyle bir şey olur mu çocuğumdan nasıl ayrıldı benim ailem Ailem dağıldı.Hepsi benim çocuklarım.Birbirimizin dışında birbirimize düşman olduk.Çocuğum kaza geçirdiği için hepsi Psikolojik çöküntü yaşadılar.”

“Burada çadır kurmam gerekiyor, evi tutma şansım yok.”

Depremzede Tamer Deniz şunları söyledi:

“Konteyner açıldığı günden beri burada oturuyorum ve burada oturuyorum. Kiralık depremin mağduruyuz. ‘Zorunda değilsin, seni yalnız bırakmayacağız’ dedi patronumuz ev sahiplerine kiracı gibi 20 yıl kira ödeteceğiz şimdi bizi sokağa atıyorlar TOKİ’ye de yazdık o da çıkmadı biz ev sahibi değiliz bu arada ben devletten sosyal yardım alıyorum aylık 1.594 lira gelirim var içeride ihtiyaçlarımız artık karşılanmıyor depremin ilk aylarında yemek giyecek her şey hazırdı Her türlü yardım yapıldı 1.5 yıldır yardım yok bizi bir an önce çıkarmaya çalışıyorlar nasılsa çıktı çıktı kiracı da depremzededen çıktı ben nereye gidiyorum asmalıyım yoksa naylon kulübe yapmam lazım.Hayır ev sahibi olma şansım yok.”

“Biz bunu hak etmiyoruz.”

Depremzede Meryem Tülin Yumlu şunları söyledi:

“Sabah gelip ‘Dışarı çıkmanız gerekiyor’ dediler. Ben de belgemi istedim. Bana bir belge getirildi. Belgemin de fotoğrafını çektim. Sonra bir nüsha verdiler, belgenin nüshasını çıkardılar. .Önce verebiliriz diye izin aldılar sonra getirdiler.Ben buradan belgesiz çıkmam dedim.İşten çıkarıldığıma dair bir belge geldi.Bu arada verilenler saman kağıtlardı. bize sunulan bir belgeden değil.beyaz bir çarşaftı.değiştirdiler.beni bu belgeyle götürdüler.şimdi bu yeşilliklerin üzerine oturacağım.eşyalarım şimdi geldi iki kadın polisle topluyorsunuz eskort.şahsi eşyalarımı yeni aldım çantamı aldım şimdi onlarla yeşilliklerde oturacağım gerçekten gidecek yerim yok diyorum anlatamam biz bunu haketmiyoruz insanlar olarak yalnız yaşayanlar, devletim beni böyle sokağa atıyor, ben bunu hak etmedim.”

“Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, bana sahip değiller.”

Depremzede Nuray Küçük, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Kadın kafa üstü sokağa atıldım. Nerden? Çünkü ben yalnızım halime bakıyorum herkes duysun görsün. Tek yaşıyorum. Hata mı suç mu? Terörist miyiz? Ayrıldım” eşim 3 yıl önce izmir’e taşındı.1 ay sonra depreme düştüm.depremden sonra çadıra gittim.çadırdan sonra yurtta kaldım.yurttan sonra konteynere gittim. Bak şimdiye kadar emeği geçenlerden Allah razı olsun derdim ama bu durumda Allah razı olsun demiyorum ama siktir git diyorum ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım onlar da yok ‘Beni sahiplenin.Beni de bu kadın gibi sokağa attılar.Yalvarıyor muyum yoksa yanlış yola mı gidiyorum?O öfkeyle,o üzüntüyle hiçbir malımı alamadım.Şimdi bile ellerim titriyor. Polis müdahale etmiyor ama yönetim bizim için bir şeyler yapıyor. Battaniyemi alıp gece gündüz burada yatacağım. Yapacak başka bir şeyim yok.”

Diğer gönderilerimize göz at

Yorum yapın