Bahri, insanın var olduğu dönemi göz önünde bulundurursak, daha önceki uğraşlarının alanları arasında kendisine yer bulur. Söz konusu sektör, 1000 yılı aşkın bir süre önce aktif olarak yeni coğrafi alanların keşfedilmesi dikkate alınarak üzerinde durulan bir sorun olmuş ve bunun meyveleri zaman içinde yeni kıtaların ve coğrafi alanların keşfedilmesiyle doğrulanmıştır. Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan denizcilik, halen popülerliğini koruyan ana sektörlerin başında geliyor. Yani deniz taşımacılığı insanlık için hala çok popüler. Artık keşfedilecek coğrafi bölge kalmasa da, 200’den fazla ülkenin olduğu bir dünya hayal ettiğimizde denizcilik meslekleri hala en popüler mesleklerden biri. Şu anda ticari olarak faaliyet gösteren donanma, kısmen turizme dayanıyor. Ancak en büyük pay ticari gemilere ayrılmıştır. Bu nedenle, birçok ülke ulusal mevzuatını düzenlemiş ve uluslararası hukuk bağlamında serbestçe kanunlar çıkarmıştır. Tıpkı havayollarında olduğu gibi kargo taşımacılığında da belirli kurallar vardır. Bu kurallar hem yurtiçinde hem de yurtdışında sektörün yasal bir zemine oturması açısından son derece önemlidir. Öncelikle uluslararası denizcilik hukuku olmakla birlikte ülkelerin iç mevzuatları da oldukça önemlidir.
Gemiler değeri itibariyle taşınır olmakla birlikte taşınmaz olarak kabul edilirler. Diğer bir deyişle gemiler, Gemi Ticaret Siciline taşınmaz statüsünde kayıtlıdır. Anlaşılan o ki, çok sıkı kontrol edilen gemiler, onları işletenlerin de belirli katı kurallara tabi olmasıyla biliniyor. Örneğin, ticari olsun veya olmasın tüm gemilerde resmi statüde çalışan herkesin gemiadamı belgesine sahip olması hem ulusal hem de uluslararası hukuktan kaynaklanan bir zorunluluktur. Bu anlamda gemiadamı belgesi almanın en az da olsa ilk kuralı gemide bulunan personelin unvanıdır. Peki kimler denizci olabilir? İşte ana konu. Öncelikle deniz şartları için Türk vatandaşı olmak gerekir ki bu yasal olarak genişletilemeyecek bir kriterdir. Kişi Türk vatandaşı değilse, bu durumda Türk kanunlarına göre Türkiye’den gemi adamı belgesi alamaz. Ancak bunun tek bir istisnası vardır, o da Türk kökenli olmaktır. Bir bakıma Türk vatandaşı olmayan ama Türk soyluluk belgesine sahip olan kişinin denizci olmasına yasal olarak bir engel yoktur. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus Türk Soyluluk Belgesine sahip olmaktır. Yani bir kişi ancak Türk makamlarınca verilmiş Türk Soyluluk Belgesi ile Türk soyluluğuna kabul edilebilir.
Türk kökenli olmak çok sınırlıdır ve her Türk kökenli kişi bu kategoriye dahil edilemez. Örneğin Türk kökenli olmasına rağmen mavi kartlı yabancılar bu banda dahil edilemez. Bu yasal olarak zahmetli bir uygulamadır ve yakında güncellenecek şekilde değiştirilmelidir. Çünkü Mavi Kart sahipleri zaten Türk kökenlidir ancak hiçbir şekilde Türk Soyluluk Belgesi alamazlar. Denizci olmanın ilk şartının Türk vatandaşı olmak olduğunu vurguladık. Aşağıdaki şartlar kayıtlı isim olmaması, denizci olarak uygun olduğunu gösteren sağlık raporu ile en az ilkokul mezunu olmak olmakla birlikte burada alınacak eğitim denizcinin niteliklerine göre değişmektedir. Örneğin bir gemici teknik meslekle ilişkilendiriliyorsa mesleğine engel bir durum olmadığını gösteren bir diplomaya sahip olmalıdır. Denizci rütbesi için başvuru yapacaklar ve bulundukları ilçenin liman müdürlüklerinde başvuru yapabilecekler. Bunun için teste girmeniz gerekecek.
Kaynak:
http://www.zirvedenizcilik.net/gemiadami-cuzdani-nasil-alinir/
yazar:Emir Karasu
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]