medyauzmani.com
Alternatif ekonomik sistemler «YerelHaberler – Yerel Haberler

Alternatif ekonomik sistemler «YerelHaberler

Tüm ekonomik sistemlerde cevaplanması gereken 3 temel soru vardır;

1- Ne üretilecek?
2- Nasıl üretilecek?
3- Kimler için üretilecek veya nasıl paylaşılacak?

1- Neler üretilmelidir: Bu, üretim olanaklarının sınırında nerede olunacağı ve üretim düzeyi sorunudur. Kaynakların verimli kullanılması, bir üretimin artırılırken diğer üretimden vazgeçilmesine bağlıdır. Bütün toplumlar kıt kaynaklarla üretmeye karar verirler. Ne kadar tüketim ve yatırım malı, ne kadar kamu malı üretileceği belirlenir. Bu tespit tüketicinin, üreticinin ve ülkenin kararları ve tercihleri ​​doğrultusundadır.
2-Nasıl üretilir: Tüm toplumlar uygun üretim teknolojisini seçmelidir. En doğru üretim teknolojisi ile çıktı başına en düşük maliyetle üretim garanti altına alınır ve üretim kabiliyetleri dahilinde ekonomik çalışma sağlanır.
3- Kim üretir: Üretilen tüm mallar toplumun tüm üyeleri arasında eşit olarak paylaşılmalı mı? En çok üreten üyelere daha fazla mal mı verilmeli? Çalışamayan, çalışmak istemeyene ne kadar versin? Bu soruları cevaplarken, ülkenin kültürel etkisi ve ekonomik sistemi ile uyumlu olduğu düşünülmektedir.

Üç temel problemin çözümünde toplumun siyasi yapılarına göre ekonomik sistemler oluşturulmakta ve ekonomik sistem temelinde çalışmalar yürütülmektedir. Ekonomik sistemin bir ucunda piyasa ekonomileri, diğer ucunda ise komuta ekonomileri bulunur. Bu iki sistemden bazılarını kabul eden dünyaya yayılmış karma ekonomik sistemler, farklı ülkelerde farklılık göstermektedir.

piyasa ekonomisi sistemi

Neyin, nasıl ve kimin için üretileceği soruları bireysel tüketiciler, üreticiler, devlet vb. gibi birbirinden bağımsız sorulardır. Örgütlerin aldıkları kararlar doğrultusunda birbirleri ile etkileşimde bulundukları ekonomik bir sistemdir. Temel koordinasyon piyasa fiyatları ile yapılır. Bu nedenle serbest piyasa fiyat sistemi olarak da adlandırılır.

Serbest Piyasa Fiyatlarının Rolleri:

* Fiyatlar üretilecek ve tüketilecek malları ifade eder.
* Fiyatlar insanları üretmeye ve tüketmeye teşvik eder.
* Fiyatlar katılım mekanizmasında önemli bir yere sahiptir.

Örnek vermek; Üniversite öğrencileri için bilgisayar alım ve kullanımında kahvehaneler ve yenilik yerine internet kafeler tercih edilirken, ekonomik birimlerin kararlarında fiyatlar etkili olmaktadır.

Bu tercih değişikliği en çok hangi hizmetin üretileceğini belirlemektedir. İnternet kafe hizmetlerinin fiyatları yükselmekte ve öğrencilerin internet kafe talebine göre daha fazla internet kafe açılmaktadır. Çünkü internet kafe sahipleri kârın artacağını biliyor. İnternet cafe hizmetinin yanı sıra bilgisayar donanımı, yazılımı, bakım onarım gibi hizmetlere de talep artmaktadır. Üretimlerini ve fiyatlarını da artırıyor. Bilişim sektörü çalışanlarının maaşları da arttı. İnternet kafe hizmetlerinin fiyatlarının artması, yeni internet kafelerin kurulmasını teşvik etmiştir. Yüksek kar çabaları rekabeti artırır ve hizmetin niceliğini ve kalitesini artırır. Düşen fiyatlar ise üretimi azaltmakta ve pazara girişi engellemektedir.

Gelir dağılımında fiyatlar da etkilidir. Daha yüksek bir fiyat, daha yüksek talebin bir göstergesidir. Aynı zamanda ilgili sektördeki gelir artışını da gösterir. Fiyatlar düşerse gelir de düşer. Fiyat değişim oranı, gelir dağılımı oranına paraleldir. Gelirini belirleyemeyenler gelir kaybedebilir.

Bir piyasa ekonomisinin iyi işlemesi için fiyat seviyesinin istikrarlı olması gerekir. Ekonomik birimlerin mülkiyeti olmalı ve kamu otoritesi piyasalara müdahale etmemelidir. Böylece ekonomi, üretim olanaklarının sınırlarının üzerine çıkar. Piyasa ekonomisinde devlet, iç ve dış güvenliği sağlar, piyasa sağlığına ve mülkiyet haklarına katkıda bulunur. Devletin ekonomideki rolü sadece piyasa başarısızlığı durumunda oynanır.

kontrol ekonomisi sistemi

Komuta ekonomisinde devlet neyi, nasıl ve kimin için üreteceğine karar verir. Devletin merkezi planı içinde ekonomik birimlerin davranışlarını kontrol ederler.

Komuta ekonomilerinde fiyatlar genellikle devlet tarafından belirlenir. Bu da ekonomide verimsizliğe yol açar. Örnek vermek; Sovyetler Birliği’nde ekmek fiyatlarının düşük olması nedeniyle çiftçiler ineklerini ekmekle beslediler. Çünkü politikalar bunu gerektirir. İneklerin genellikle ot veya tahılla beslenmesi gerektiğinden, bu bir kaynak verimsizliğidir. Üretim maliyetinin yüksek olmasına rağmen ekmeğin fiyatının düşük olması diğer besleme yöntemlerine göre ekmek kullanımını cazip hale getirdi. Verimsiz üretim nedeniyle ekonomi, üretim olanaklarının sınırlarının altındaydı.
Komuta ekonomilerinde kamu mülkiyeti bir katalizör değildir. Çünkü insanlar emeklerine göre değil ihtiyaçlarına göre gelir elde ederlerse istedikleri verimli kaynaklara ulaşamazlar. Örnek vermek; Mucidin patenti yoksa icadı için çok çalışmaz. Daha az icat yapılır ve toplum gelişmez. Üretim imkanları dahilinde üretim yapılmaktadır.

Komuta ekonomileri, yirminci yüzyılın ortalarında dünya nüfusunun neredeyse yarısını kapsıyordu. Doğu Avrupa, Sovyetler Birliği ve Çin gibi ülkeler önde gelen ekonomilere sahipti. Bugün pek pratik yok. Yirminci yüzyılın sonunda piyasa ekonomilerine geçmeye başladılar.

Sistematik ekonomik karma

Uygulamada, dünyada her zaman karma ekonomiler vardır. Piyasa sistemleri ve ekonomik kontrol artık uygulamada değil. Ancak karma ekonomi sistemi homojen değildir. Genel ve özel kombinasyonlar ülkeden ülkeye değişir.

Karma bir ekonomik sistemde, kamu mülkiyeti özel mülkiyetle birlikte kabul edilir. Piyasa mekanizmasına müdahaleyi içeren fiyat mekanizmasının yanı sıra merkezi planı da uygular. Bu durum sektörden sektöre ve ekonomiden ekonomiye değişmektedir. 21. yüzyıldan sonra karma ekonomilerde piyasa ekonomilerinin ağırlığı artmıştır.

Karma ekonomik sistem, günümüzde uygulanan tek ekonomik sistem haline geldi. Kıt kaynakların nasıl kullanılacağına hem kamu hem de özel sektör karar verir. Karma sistem, makro anlamda, bir ülkenin ekonomik çıktısının ne kadarının özel sektörden veya kamu sektöründen geldiğini belirler.

Kaynak:
Anadolu Üniversitesi – Ekonomiye Giriş – 2008

yazar:Halil İbrahim Arık

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın