medyauzmani.com
2023 Seçimleri Ana Kılıçdaroğlu: Çatışmalara son vereceğiz ve güzel bir Türkiye inşa edeceğiz – Yerel Haberler

2023 Seçimleri Ana Kılıçdaroğlu: Çatışmalara son vereceğiz ve güzel bir Türkiye inşa edeceğiz

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu akşam Konya’da düzenlenen kahvaltılı toplantıya katıldı. programlamak; Toplantıya Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş da katıldı.

Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Değerli hemşehrilerim az önce Sayın Davutoğlu Seyit Mahmut el-Hirani’den bahsetti, Akşehir’den bahsetti ve ben bu kökten geldiğim için çok mutluyum ve onun hakkını vermeye çalışıyoruz. Sizlere “hemşehrim” demekten onur duyarım.. Biz Mevlana’nın yattığı topraklarda Hz. kin ve kin gütmeden bilgi, birikim ve hoşgörü ile Balkanlar’ı dolaşırlar. Anadolu erenlerinin tarihimizde ve inanç dünyamızda ayrı bir yeri vardır.

“Bir ülkede adalet yoksa, bir ülkede adalet aranıyorsa ciddi ve köklü bir sorunumuz var demektir.”

Hz. Mevlana adalete de büyük önem verir. Onun sözleriyle ifade edeyim. “Adalet Kuzey Yıldızı gibidir, olduğu yerde kalır ama bütün evren onun etrafında döner.” Dolayısıyla adaletin olduğu her yerde adalet kavramı da vardır. Canlıların olduğu her yerde adalet kavramı vardır. Adalet aynı zamanda vicdan demektir ve vicdan, kalbimizdeki Yaradan’ın sesidir. Bu nedenle adalet kavramı üzerinde durmamız gerekiyor. Bir ülkede adalet yoksa, bir ülkede adalet aranıyorsa ciddi bir temel sorunumuz var demektir.

Büyük İranlı düşünür Saadi, “Adalete susamış bir insanın susuzluğunu gidermeye dünyanın bütün nehirleri yetmez” dedi. Adalet köklü ve asil bir kavramdır. O halde, adaleti tesis etmek için, her birimiz bir başkasına karşı kin ve nefret beslemeden adaleti tesis etmek için birlikte mücadele etmeliyiz.

Yani bir adaletsizlik varsa, ABD’deki herkes bir kez daha adaletsizliğe karşı ayağa kalkmalı” dedi.

Eğer evren adalet üzerine kuruluysa, o zaman bizler, sıradan yaratıklar olarak adaleti korumalı ve savunmalıyız. Bütün peygamberler güzel ahlakı temsil etmek ve adaleti sağlamak için gönderilmiştir. O halde adaletsizlik olduğunda, yani adaletsizlik olduğunda biz ne yaparız? Haksızlık oldu ama konuşmayacağım, haksızlık oldu ama başım belaya girecek. Zulüm karşısında susan aptal şeytandır diyor Sevgili Peygamberimiz. Bu da demek oluyor ki bir haksızlık varsa hepimiz birer birer haksızlığa karşı durmalıyız. Efendim bir yerde adaletsizlik varsa, o benim akrabam değil, bizim partimize oy vermemiş, böyle biriyse sesini duymayayım. “Adalet çağrısını duymayayım” dediğiniz andan itibaren insan olmaktan çıkıyorsunuz. Aklı ve güzel ahlakı olan insan, haksızlığa uğradığında yanında olmalıdır. O halde haksızlık karşısında susmadığımızı ve haykırdığımızı ifade etmeliyiz.

“KUUL HAKKINIZ YOKSA CEHENNEMDE NEDENİNİZ YOKTUR”

Bulunduğunuz yer, bulunduğunuz şehir sıradan bir şehir değil, Anadolu azizlerinin yatağıdır. Bir Anadolu şairi der ki: “Cehennem dal yok, odun yok, herkes ateşini buradan alıyor.” İsterseniz bu iki satır üzerine ansiklopedi bile yazabilirsiniz ama bu Anadolu azizi iki satır uzunluğunda; Cehennem dediğiniz dal, odun yok, hepiniz ateşinizi buradan alın… ‘Burada kötülük yapmazsanız, kin ve öfke duymazsanız, insan hakkını yemezseniz, ateşle ilgili hiçbir şey yok, senin cehennemle hiçbir ilgin yok.

“Samimi konuşmak gerekirse, herhangi bir yerde kaçak bir yer olduğu zaman hemen yanınıza gelmek, sorunu çözmek istiyoruz.”

Kültürümüze, özümüze dönmeliyiz. Kavgadan uzak durmalıyız. Siyaset bir mücadele aracı olmamalı, siyaset iyide yarışma aracı olmalı ve biz de iyide rekabet etmeliyiz. İyide rekabet ederseniz ülkeyi kalkındırır, ülkeyi büyütürsünüz. Bir ülkede bir çocuk aç yatıyorsa o ülkede 85 milyon insan açlık çekiyor demektir. 85 milyon insan bir çocuğun aç yatmasına aldırış etmiyorsa orada adalet yoktur. Unutulmamalıdır ki adalet kavramı değerlidir, çok zehirlidir. Adalet mahkemeye teslim, mahkemeye gittik adaleti bulalım anlayışı değil. Bu sadece bir mahkeme değil, doğanın ortasında güzel bir ağacı kesmek hiç adil değil. Kadın-erkek eşitliğini sağlamamak, kadına şiddet uygulamak adil değil. İnsan adalete karşı duyarlı olduğu için adaletsizlik karşısında sessiz kalan bir tavır da sergileyebilir. Bir yerde adaletsizlik olduğunda üzerine koşmak, sorunu çözmek istediğimizi samimiyetle ifade ediyorum. Testi yapan çocuk geçerse ama torpido ile başkasını alırsanız, bu kişinin bu çocuk üzerindeki hakkı reddediliyorsa sessiz kalamazsınız. İtiraz etmelisin. Gençlerin haklarını ve hukuku güvence altına almak zorundasınız. Boyun eğmezsen, adalet için ayağa kalkmıyorsun. Adaletin adı değil, adalet vicdanımızdır.

Padişahın sofrasında oturan âlimin fetvası iyi değildir.

Haksız yere insanları hapsederseniz bu olmaz, haksızlıktır. Padişahın sofrasında oturan âlimin fetvası iyi değildir. Dünya farklı bir insan. Padişahın sofrasına oturup padişahın sesini çıkarsa bütün dertleri görmezden gelir. Bu yüzden yapacak çok işimiz var. Savaşmayı bırakmalıyız. Bütün komşularımız büyüyor, biz küçülüyoruz. Bütün ülkeler büyüyor, biz küçülüyoruz. imkansız. Büyümek zorundayız, gelişmek zorundayız. Sadece kendimiz için değil herkes için hakkı ve hukuku talep etmeliyiz. Bakın bu güzel ülke, milli kurtuluş mücadelesini verirken tüm mazlum ülkelere örnek oldu. Bütün mazlum milletler bizi örnek aldılar ve kendi savaşlarını verdiler. Yine 1923’te Cumhuriyeti kurduğumuzda bütün o mazlum milletler de kendi cumhuriyetlerini kurmuşlardı. Türkiye Cumhuriyeti’nin şu avantajı var; Mazlum milletlere rol model olmasıyla öne çıkıyor.

“Akıl, Yüce Allah’ın bize verdiği en değerli hazinedir”

Önyargılarımızla birbirimizi tanımaya çalışıyoruz. Önyargılarımızdan kurtulalım, aklımızı kullanalım. Akıl, Yüce Yaradan’ın bize verdiği en kıymetli hazinedir. Bu nedenle Cenab-ı Hak Kuran’da defalarca şöyle buyurmuştur: “Aklınızı sömürmeyecek misiniz? Aklı kullanacak biziz, bilimi geliştirecek biziz, bilimin mucizelerini keşfedecek biziz.” Yüce Yaratıcı, ama aklımızı ödüllendirir, başkalarının sebeplerine uyar ve yanlış yola gidersek adaleti sağlayamayız.

“Farklı düşündükleri için insanların kafasını karıştıramazsın, onları aynı hizaya getiremezsin. O zaman kendi aklını reddedersin.”

Konya’da yoldaşlarımın önünde adalet konuşması yapmak harika bir şey çünkü bu toprakların ruhunda adalet var. Büyüyüp adaleti yaşatmak ve adaleti yaymak zorundayız. “Bu olur mu” noktasına geldiğimizde en azından haksızlığa karşı çıkmalıyız, bunun mümkün olmadığını söylemeliyiz. Ankara’daki arkadaşlarımızın ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızın da 15 Mayıs’ta cumhurbaşkanı yardımcısı olmasını temenni ediyoruz. Sayın Davutoğlu ve diğer cumhurbaşkanlarıyla birlikte bu ülkenin büyümesi, gelişmesi ve bu ülkede adalet için mücadele edeceğiz. İnsanları sırf farklı düşünüyorlar diye kınayamazsınız, ötekileştiremezsiniz. O zaman fikrini reddediyorsun. Bunu yapmak zorundayız.

“Sadece CHP’li belediyeleri değil, AKP’li belediyelerin kurduğu çadırları da ziyaret ettim, onlara da başarılar diledim, kutladım, ayrım yapmadım.”

Deprem olunca belediye başkanlarının hepsi, her biri arabalarıyla deprem bölgesine gittiler, ben de ikinci gün gittim ve o soğukta depremzedeleri, emeği ve dramı gördüm. Size şu rakamları vermek isterim; On bir belediyemiz on bir ili koordine ediyor mesela; Ankara Kahramanmaraş, İstanbul Hatay, Mersin Adıyaman ama her büyükşehir belediyesinin altında 218 belediyemiz de faaliyet gösteriyor. 6 bin 944 tır gönderdik, 4 uçak gönderildi, 6 gemi gönderildi, 2 feribotla gönderildi, 2 trenle gönderildi, mazot desteği, yem desteği, gübre desteği, fidan desteği sağlıyoruz. Sadece CHP’li belediyelerin değil, AKP’li belediyelerin de kurduğu çadırları gezdim, başarılar diledim, tebrik ettim, ayrım yapmadım. nerden? Ayrımcılık yapmak doğru değil. Tabloyu gördükten sonra iyi ki bu ülkede belediyeler var, belediyeler olmadan hiçbir şey olmaz dedim. İnsanlar enkaz altındayken ayrımcılık yapılıyor mu?

Evlerimizde huzur ve bereket olacak. Ulusal bir ittifak olarak savaşı bitirmeye kararlıyız.”


Davutoğlu: Devlet başkanları cumhurbaşkanına ‘Aptal olma’ diye hitap edemeyecek

Çabuk buradan gitmemiz gerek, buradan git. Sofraya adalet, bereketi biz getireceğiz. Çocuklarımız iyi okullara gidecek. Evlerimizde huzur ve bereket olacak. Milletin koalisyonu olarak mücadeleyi bitirmekte kararlıyız.Yeter artık bu mücadele bizi nereye götürecek? Üniversitelerinde itibarı, saygısı, güveni, dinlemesi ve bilgisi olan, dünya ile yarışan, ileri teknolojiye sahip bir Türkiye… Artık 21. yüzyıldayız ve 21. yüzyıl da asırlardır. bilgi çağı, bilgi ekonomisi. Bilgi üretmeyen bir toplumun gelişme şansı yoktur, gelişme fırsatı yoktur ve bilgi üretmeyen bir toplumda adalet yoktur. İlim, “İlim Çin’de de olsa git öğren” diyor sevgili Peygamberimiz Hz. Ali, “Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” diyor. Adeta bilgiyi reddedeceğiz, üniversitelerimizi adeta kapatacağız.

“Birlikte olacağız, kavgayı bitireceğiz ve Türkiye’nin kanatlarını ufka, geleceğe doğru açacağız, güzel bir Türkiye inşa edeceğiz”

İslam’ın köklerimize ve bize sağladığı geniş alanı fark etmemiz ve kalbimizde hissetmemiz gerekiyor. Bilime İslam kadar değer veren başka bir din var mı arkadaşlar? İlme, ilme ve âlimlere değer vermek… Osmanlı padişahları bile âlimler önünde saygıyla eğilirler çünkü âlimler farklıdır, ilim ve âlimler farklıdır, onlar sıradan insanlar değildir. Böylesine güzel bir tablo yaratmaya kararlıyız. Beraber olacağız, beraber olacağız, kavgayı bitireceğiz ve Türkiye’nin kanatlarını ufka, geleceğe açacağı güzel bir Türkiye’yi inşa edeceğiz.

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın