Savaşın gidişatı birdenbire ortaya çıkan taktiksel hareketler veya tekniklerle birçok kez hızla değişebilir. Bu değişim, savaş güvertesinin kaderini değiştirmiş gibi görünse de, aslında insanlığın evrendeki tarihini şekillendiren şey, büyük ölçüde bu teknolojik atılımların sonucudur. Dünya Savaşı’nda hayati bir rol oynayan hava bombardımanının seyrinde ve gelişmesinde makalemizin konusu olan teknoloji devrim niteliğinde bir rol oynamıştır.
NordenVisor nedir?
Havacılık literatüründe “Nordin Boomsite” olarak bilinen bu teknoloji, bombardıman uçaklarından isabet oranı yüksek bir hedefe bomba atılmasını sağlayan gelişmiş bir hızlandırılmış elektro-optik hesaplama sistemidir. Yaklaşık 25-30 kg ağırlığında olan bu sistem, bombardıman pilotu için bazı basit veri girişleri ile hız, irtifa, rüzgar şiddeti ve uçak konum verilerini hesaplayarak ideal kalkış noktasını bulmuştur. Prezervatifin ilk modeli yaklaşık 1,5 milyar dolara mal oldu. Günümüz teknolojisi göz önüne alındığında çok daha ucuza satın alınabilen bu sistem, sonradan yapılan güncellemelerle uzun yıllardır bombardıman uçaklarının en önemli ve gizli bileşeni olmuştur.
Birinci Dünya Savaşı’nda hava bombardımanları ilkel tekniklerle ve basit hesaplarla yapılırken, birçok ülke daha isabetli atış yapabilmek için çeşitli nişan ve nişan sistemleri üzerinde çalışmaya başladı. Geliştirilen sistemlerin çoğu henüz gerekli performansı sağlamaktan uzaktı. Savaş endüstrisinde yetenekli bir mühendis olan Carl Norden, Sperry Gyroscope’taki işini bırakır ve kendi işini kurmaya karar verir. Dindar bir Katolik olan Norden, geliştireceği bu teknoloji ile uçakların isabetliliğini artırarak, siviller arasındaki ölüm oranını düşürerek ve savaşların sürelerini kısaltarak insan ölümlerini önlemeyi amaçlıyor. Norden’in amaçladığı ortamın varlığına katkıda bulundu.
Norden vizörün ilk modeli, net bir doğrudan görüşle hava koşullarında çalışabilir. Bu pozisyon, Avrupa’daki bulutlu hava koşulları göz önüne alındığında vizör için ciddi bir dezavantajdı. İngiltere’nin daha çok Almanya’ya karşı bombalama yapmak için kullanıldığı yıllarda bu şekilde kullanılan maske, Fransa’nın özgürleşmesiyle modernize edildi ve çok önemli özelliklerle donatıldı. Havadaki zayıf görüşün üstesinden gelmek için radar ve navigasyon desteği entegre edildi. Bu son güncelleme ile vizör, Kore ve Vietnam savaşları da dahil olmak üzere 1960’lara kadar aktif olan çeşitli savaş alanlarındaki pilotlar ve operatörler için en önemli araç oldu.
Norden kamera lensi ve teknoloji casusluğu
Maskenin icadı o kadar önemliydi ki, 2. Dünya Savaşı sırasında cihazın tespit edilip ele geçirilmemesi için en yüksek istihbarat tedbirleri uygulandı. Üretilen ilk maskeler, askerler tarafından sıkı bir şekilde korunan askeri üslerde tutuldu ve maskenin uçağa taşınması sırasında en az iki silahlı koruma bulundurma kuralı uygulandı.
Uzun yıllar sır olarak saklanan bu teknoloji, savaşın sonlarına doğru Nazi hatlarının düşmesiyle birlikte birçok uçağın düşman eline geçmesi sorusuyla başlayan tutukluların sorgularında şok edici bir itiraf oldu.
Savaşın sonunda esir alınan bir Nazi subayının sorgusu sırasında, Kuzey Siperliği’ni savaşın son yıllarından çok önce öğrendiklerini ve üzerinde çalışarak benzer bir maske ürettiklerini öğrenirler. Bu şok itirafın ardından açılan soruşturmada ortaya ilginç bir casus hikayesi çıktı. Savaştan önce Nazi istihbarat makinesi, ABD silah ve teknoloji endüstrisini yakından izlemek için bir dizi ajanı önemli kurumlara sızdırmıştı. Bu müşterilerden biri olan Alman-Amerikalı Hermann W. Lange, 1930’lardan beri havacılıkla ilgili teknikleri takip etmekle görevlendirilmişti. 1938’den itibaren Lang, Almanya’ya düzenli olarak Almanya’nın bombalanmasında kullanılacak teknikler için planlar ve öneriler göndermişti. Son olarak vizörün çalışması da dahil olmak üzere detaylı planları Almanya’ya devretmek için izin bahanesiyle Almanya’ya geldi ve planı Luftwaffe mühendislerine bizzat teslim etti ve çalışmalara yardım etti. Lang, bu başarılı eylemler için Nazilerden 10.000 Reichsmark aldı. Lang Amerika Birleşik Devletleri’ne döndükten sonra, Almanlar ve Amerikalılar için casusluk yapan ikili bir ajanın yardımıyla kimliği tespit edildi ve 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
yazar: Erdal Oğur
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın