Muğla’daki Akbelen Ormanı için hazırlanan üçüncü bilirkişi raporu açıklandı. Bilirkişiler Kurulu, Akpelen’de madencilik yapılabileceğini savunurken, Avukat İsmail Hakkı Atal, “‘Yanlış bilirkişi raporu hazırlamak ve bilirkişilik görevini kötüye kullanmak’ suçundan Milas Cumhuriyet Başsavcılığına bilirkişiler için suç duyurusunda bulunduk” dedi.
İkizköy’den Nejla Işık, “Burada sadece Akbelen Ormanı’nı beklemiyoruz. Bodrum’un su kaynakları buradan geçiyor. Burası giderse Bodrum susuz kalır, ileride su savaşları çıkar. Neden olmasın.” ağladığımızı görüyorlar mı? Havamızdan, suyumuzdan, köyümüzden vazgeçmeyeceğiz.” Ve toprağımızdan.
Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret AŞ’nin (YK Enerji), Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Ekızköy ilçesindeki iki termik santrale kömür sağlamak amacıyla Akbelen Ormanı’nda açmak istediği kömür madeni ile mücadele sürüyor. Ekızköy sakinleri tarafından doğa denetimi 17 Temmuz 2021’de başlarken, santrale kömür sağlamak için Akpelene ormanının kesilmesine karşı açılan davada üçüncü bilirkişi raporu 8 Ağustos 2022’de açıklandı. Raporda, bilirkişi heyeti ormanın kömür madenciliğine açılmasının uygun olduğunu belirtti. Öte yandan Ekızköy sakinleri, altı bilirkişi hakkında “görevi kötüye kullanmak”tan suç duyurusunda bulundu.
“Evet Bodrum içer, böyle bir hal sorun”
Akbelen davasının gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, bilirkişi raporunu ANKA haber ajansına değerlendirdi. Attal dedi ki:
Aqbilene Ormanı Direniş Savaşçılarının davası 2 Şubat’a ertelendi
“Müsaderenin 389. gününde öğrendik. Bilirkişiler, tüm mahkeme heyeti, sanık ve şirketin avukatları dahil 45 derecenin altında büyük bir zeytin ağacının gölgesine sığınmak zorunda kaldık. Yetmedi. şirketi ve avukatını uyandırmak için.Bilirkişi hakkımızda tamamen suç duyurusunda bulundu.Ne Akbelin Ormanı’ndaki 200 dönüm zeytinliği, ne Akbelin Ormanı’nı, ne de Akbelin Ormanı’nın Bodrum’da olup olmayacağını düşünmedi. susuz biçilirdi, evet Bodrum susuz kalırdı, bu böyle.
“LİMAK’a imtiyaz verip rapor tuttular”
Anayasa’nın 10. maddesine aykırı olarak, Limak’a bir gruba, bir sınıfa, Beşli Çete’ye imtiyaz tanıyan bilirkişi raporu hazırladılar. Anayasanın 10. maddesine göre herkes kanun önünde eşittir. Hiçbir grup veya sınıfa taviz verilemez ama Orman Genel Müdürlüğü Limak Termik Santrali aleyhine açtığımız bu davada Beşliler Grubu’nun Limak Termik Santrali’ne imtiyaz verildi. Ekspertiz, Limak Termik Santrali’ni Beşliler’den gördü. Bodrum’un zeytinliklerini, ormanlarını, sularını hesaba katmadan suç duyurusunda bulundu.
Uzmanlara şikayet ettik.
Bu doğrultuda Milas Cumhuriyet Başsavcılığı’na “yanlış bilirkişi raporu hazırlamak ve bilirkişilik görevini kötüye kullanmak” suçundan bilirkişi şikayetinde bulunduk. Muğla 1. İdare Mahkemesi’ndeki dosyamızdan bu bilirkişi raporu hakkında karar verilemeyeceği, suç işlendiği ve bu bilirkişi raporuna göre mahkemece karar verilmesi halinde mahkemece de yargılanacağı tarafımıza bildirilmiştir. bu suça ortak Bu nedenle, mahkemenin yasal hükümleri ve Anayasa’nın 10. maddesinin hiçbir zümre veya sınıfa imtiyaz tanınamayacağı şeklindeki emredici hükmü uyarınca, yeniden tarafsız keşif yapmak üzere başka bir bilirkişi atanmasını talep ediyoruz. Özellikle Bodrum’un içme suyunun bu bilirkişi heyetinde dikkate alınmasını istiyoruz.
“Kömür yatakları yükselirse Bodrum sarhoş olur”
Akbelen Ormanı’nın altındaki kömür damarları doğal bir yeraltı yatağı gibi durmakta ve Karacahisar-Çamköy akiferinden sular Bodrum su kuyularına akmaktadır. Akpelene Ormanı’nın altındaki kömür damarları kaldırılsaydı Bodrum susuz kalırdı. Bunu söylemiyoruz. Bu, beş kişilik bir çete olan Limak’ın bu santrali özelleştirerek satın almasından önce Hacettepe Üniversitesi’nin Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından 2013 yılında hazırladığı bilimsel çalışmada ifade edilmişti. Yani bilirkişi şikayetimiz dikkate alındığında bu bilirkişi raporunun bozulduğu hukuk dünyasında artık netleşmiştir. Mahkeme bu raporu esas alamaz ve yeniden bilirkişi incelemesi yapmak zorundadır.”
“Zeytinlerimiz için adalet istedik”
Yaklaşık 500 gündür hizmette olduklarını söyleyen Ekızköylü Negla Işık, raporun bekledikleri gibi çıkmadığını söyledi. Light aşağıdaki ifadeleri kullanır:
“Maalesef bilirkişi raporları çok kötü çıktı ve beklediğimiz gibi olmadı. Vicdanlarının sesiyle karar versinler dedik ama görüyoruz ki vicdanlarının sesiyle karar vermemişler. Biz de istedik. Zeytinliklerimiz için adalet, sularımız için, Aquibelin ormanı için adalet ve temiz hava istedik.” Bunların hiçbiri dikkate alınmadı. Burada sadece Aquilin Ormanını beklemiyoruz. Bodrum’un su kaynakları buradan akmaktadır. Burası giderse Bodrum susuz kalır, ileride su savaşları çıkar. Çığlıklarımızı neden görmüyorlar? Havamızdan, suyumuzdan, köyümüzden, toprağımızdan vazgeçmeyeceğiz. bile vermeyeceğiz. “500 gündür buradayız. 500 gündür nöbet tutuyoruz. Gerekirse 500 gün daha izleriz. Hakimler, savcılar, tüm uzmanlar sesimizi duysun. kömür için hiçbir fedakarlık.”
Ekızköylü Hasan Yorulmaz ise Akpılın’da binlerce zeytin ve çam ağacına sahip. Çam ağaçları bir bal kaynağıdır ve zeytinler bir yağ ve besin kaynağıdır. Bu güzelliklerden ve zenginliklerden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın