"Enter"a basıp içeriğe geçin

Ergenekon’a sığın / Ergenekon Efsanesi | YerelHaberler

Eski adı Moğol olan bu kavimler, yaklaşık 2000 yıl önce Türk boyları ile anlaşmazlığa düşmüşler ve birbirlerine düşman olmuşlardır. Bu düşmanlık, birbirlerini yok etmek için durmaksızın savaşacak kadar büyüdü. Güvenilir, dürüst ve bilgili kişilerin anlatımlarına göre Türk boyları Moğolları yenerek onları öldürmüştür.

Oğuz destanının Farsça metinlerini incelediğimizde bu hikâyeleri daha net bir şekilde göreceğiz. Oğuz Han, babası Kara-Han’ı öldürdükten sonra amcaları Ur-Han ve Kor-Han’ı ve çocuklarını yenip öldürerek doğudaki ıssız bölgelere sürdü. O ıssız ve vahşi bölgelerde sefil bir şekilde yaşayan Oğuz Kağan’ın kuzenleri bu yüzden Moğolların ataları oldular. Bu nedenle Türkler bunalımla yaşayan bu halklara “Mengal” adını vermişlerdir.

Türk mitolojisinin en önemli unsurlarından birini de burada görüyoruz. Wu-sun ve Göktürklerin orijinal efsanelerinde, ülkeleri bir düşman tarafından saldırıya uğradı ve geriye sadece tamamen kılıçtan geçirilmiş bir halk çocuğu kaldı. Bu çocukları da bir kurt büyütür ve yeni nesiller bu şekilde oluşur. Burada iki erkek ve iki kadın kaldı.

Yenilen bu kabilelerden sadece iki kadın ve iki erkek kaldı. Bu iki ev çok sarp ve kayalık bir yere kaçarak balıkların (Türklerin) gelip bizi öldürmesi ihtimaline karşı saklandılar. Bu saklanma yeri her zaman dağlar ve ormanlarla çevrili olmuştur. Sarp dağlarla çevrili bu yerin giriş ve çıkış için bir geçitten başka yeri yoktu. Bu geçit bile büyük zorluk ve zorluklarla girip çıktı. Dağların ortasında düz, çimenli bir ova vardı. Bu ovanın adı Ergenekon’du. “Kun” kelimesinin anlamı “dağ beli, koridor” demektir. Ergene ise ‘keskin’ anlamına gelen bir kelimedir.

Düşmanın kılıcından sağ kurtulan bu iki kişinin isimleri Ngouz ve Kian’dır. Yıllarca o güzel ovada yaşadılar ve yavaş yavaş yavruları çoğalmaya başladı. Birbirleriyle evlenerek sayıları giderek artıyor. Bölümler ayrıldı. Böylece kabileleri ayrı isimler almaya ve birbirlerine bu isimle hitap etmeye başladılar. Bu kabilelere Obak adı verildi. Her obak belirli bir cins ve soydandı. Opakslar çoğalınca onlar da bölümlere ayrıldı. Ne kadar çoğalmış ve ayrılmış olursa olsunlar, bu müritlerin hepsi birbirine bağlı ve yakındı. Bu nedenle birbirlerine yakın ve akraba olan kavimlere Moğol-Dorluginler adını vermişlerdir.

Moğol adı “Mong-ol” kelimesinden gelir. “Süzülmüş ve saf” anlamına gelir. Qian, Moğolca’da “dağların tepesinden akan sel” ve “sağlam, zarif, güçlü” anlamına gelir. Kıyat Bahadır ismi olağanüstü yiğit ve kahraman insanlara verilen bir isimdir. Bu isim sadece bu kişiler tarafından kullanılabilir. “Liderlik” kelimesi “keon” kelimesinin çoğuludur.

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir