"Enter"a basıp içeriğe geçin

ÖZEL: Taklit edebilen herkes için 28 Kasım’da kamuoyuna çok önemli bir açıklama yapılacak.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “28 Kasım’da Meclis Talep Anlaşması metni doğrultusunda çok önemli bir açıklama kamuoyuna açıklanacak” dedi.

Türkiye nasıl yönetilecek, geçiş döneminde mecliste neler olacak, bundan sonra bağımsız yargı; Gerçekten bağımsız basın emekçilerinin patronlardan, amirlerden devletten bağımsızlığını nasıl sağlayacağını, yoksulluğun nasıl ortadan kaldırılacağını, milletin yüzünü nasıl güldüreceğini, gençlerin bu güzel ülkede nasıl bir gelecek hayali kuracaklarını ve değil. ülke dışında; Türkiye’nin dünyadaki gençlerin merakını uyandıran ve gelmek istedikleri bir ülkeye nasıl dönüşeceği önümüzdeki dönemlerde partimizin açık, şeffaf ve somut bir şekilde açıklayacağı programlarla görülecektir. Bizi takip etmeye devam etsinler. Taklit etmeye gücü yeten bizden sonra gelsin dedi.

Bugün bile kapımız sonuna kadar açık. Burası babanın evi. Bu evin tapusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk adına kayıtlıdır. Bu ülkenin kurtarıcısını, bu ülkenin kurucusunu seven, onun sayesinde beş vakit ezan dinleyen, onun sayesinde dalgalanan kızıl bayrağın altında İstiklal Marşı’nı dinlerken kalbi ‘ atan’ herkese sesleniyoruz. .. Gazi Mustafa Kemal’in babasının evinde çorba kaynıyor diyoruz.. Bacanız tütüyor… Köşe.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Çorum İlçe Başkanlığı’nda konuştu. Özil gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunarak şunları söyledi:

Erkanbaş: Türkiye tarihinin en kültürlü düşmanı olan iktidar 20 yıldır hala iktidardaysa hepimizin çıkarılması gereken bir hissesi var.
Erkanbaş: Türkiye tarihinin en kültürlü düşmanı olan iktidar 20 yıldır hala iktidardaysa hepimizin çıkarılması gereken bir hissesi var.

Kapılarımız sonuna kadar açık.

“Bugün elde edilemeyen pahalı gübreler nedeniyle verim düşüklüğü ile üretim yapmak zorunda kalan çiftçi böyle olmasını istemezdi. Bir kilo sütün alınamadığı, bir kilo yemin alınamadığı günlerde. Bu günlerde hayvanlarını kesime götüren besiciler ağlamak istemediler.Bugün geldiğimiz noktada ay sonunu değil ayın 15’ini getiremeyen emekliler istemediler. Ülkenin bu duruma düşmesi Salgında unutulan, borç batağında kalan, sırtını düzeltemeyen bu günleri istemiyorlar.Tüm dünyanın hayalini kurduğu bir ülkenin gençliğinin yüzde 76’sı ise yurt dışında oy verenler geçmişteki partiler için, ister AKP ister milliyetçi hareket, çocuklarının gelecekleri için bu kadar umutsuz olmasını istemiyorlar.

Bu nedenle kapımız bugün gelen herkese sonuna kadar açık. Burası babanın evi. Bu evin tapusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk adına kayıtlıdır. Bu ülkenin kurtarıcısını, bu ülkenin kurucusunu seven, onun sayesinde beş vakit ezan okuyan, onun sayesinde dalgalanan kızıl bayrağın altında İstiklal Marşı’nı dinlerken kalbi ‘çarpan’ herkese diyoruz ki; Gazi Mustafa Kemal’in babasının evinde çorba kaynıyor diyoruz, bacanız bir köşe tütüyor.

Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Çorum İlçe Başkanlığından tekrar sesleniyoruz; Tıpkı bir asır önce birlikteymişiz gibi, birlikte yürütürsek hep yeniden birlikte olacağız. Bu yoksulluğu, bu ıstırabı, bu sorunları, bu ötekileştirmeyi, izdihamı, dış aşağılamayı, ilkesiz dış politikayı, göç sorununu hep birlikte aşacağız.

Yanlış politikalar, siyasetsizlik, gözetleme operasyonları, yanlış dış politika bizi bu noktaya getirdi” dedi.

Geçen pazar İstanbul’da İstiklal Caddesi’nde Türkiye’nin en önemli gözbebeği olan gözbebeğinde bomba patladı. Altı insanımız hayatını kaybetti, altı kez yüreğimizde yangın çıktı ve hepimiz içten içe yanıyoruz. Geldiğimiz zamanda vatandaşlarımız bu terör saldırısından dolayı büyük bir endişe ve endişe duymaktadır. Vatandaşlarımıza bir yandan da üzüntülerimizi ifade ediyoruz. “Bu neden oldu?” Hükümet “kimse bu konuda konuşmasın” diyor. İlk günlerde sosyal medyayı bile kapattılar. Sus, bu konuda siyaset yapma. Bu konuda bir politika yoktur. Bu konuda politika yok değil, bir daha böyle bir şey olmasın diye politika yapılıyor. Yanlış politikalar, siyasetsizlik, kapitülasyonlar ve yanlış dış politika bizi bu noktaya getirdi.

Patlama anında devlet ne diyecek diye bekledik. Faili patlamadan 10 saat sonra yakaladık, kim yardım ettiyse tutukladık” diye böbürlendiler. Amasra maden faciasında en kısa sürede 42 şehidimizi şehit ettik. Soma gibi uzatmadık. Çok iyiydi, çok başarılıyız. Mayın patlayıp şehitler ölünce başarılı olamıyor. Almanya gibi, 1970’lerden bu yana hiç kaza olmadığında başarılı oluyor. 10 saat sonra saldırganı yakalamak başarı değil, o patlamayı gerçekleştirmemek başarı. Bombardıman uçağı Afrin’den buraya nasıl ulaştı? Soylu bugün ifadesini değiştirerek “Mumbai’den geldi” dedi. Türkiye’nin 975 ilçesinde “sınır şereftir” diyor. Bunu söylediğimizde konuşan Süleyman Soylu ve bizimle konuşan Recep Tayyip Erdoğan sınıra girip burayı rafineriye çevirenlerin sorumluluğunu üstlenmeli.

“Bugün Türkiye, terör örgütlerinin sakladığı hücrelerden terörün gizlendiği bir yerdir”

Gazi Mustafa Kemal Atatürk şehadet olarak üç şey söyledi. Komşunun toprak bütünlüğüne saygı göstereceksin, bu komşuların bir ikisinde devlet dışı unsurlarla asla muhatap olmayacaksın ve üçüncüsü komşunun iç işlerine karışmayacaksın. Emevi Camii’ne gidip orada namaz kılmak, oraya insan getirmek, eğitmek, donatmak, oraya bir iç savaş ordusu göndermek, orada taraf olmak hayali milyonlarca mülteciyi Türkiye’ye getirdi. Ayrıca Afganistan’daki yanlış politikalar ve İran sınırlarındaki kayıtsızlık 6 milyondan fazla mülteciyi Türkiye’ye getirdi. Kimin geldiği belli değil. Aylarca, yıllarca tek bir kayıt bile tutmadan gittiler.

Bugün Türkiye birdir. Teröristlerin gizli zindanlarda, terör örgütlerinin istihbarat için uyudukları ve yeri geldiğinde harekete geçtikleri yerdir. İkincisi, uyuşturucu baronlarının akın ettiği bir yer. Her ikisi de AKP’nin kötü politikaları sonucu karşımızda. Bugün geldiğimiz noktada başta Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşların sorunu olan “Esad’la görüşeceğiz”.

Hedef ülke oldukları için oraya gitmek için Türkiye’ye gidiyorlar ama Türkiye onları açık kapıdan alıyor ve sonra bu mültecileri üç artı üç avroya burada tutuyorlar, kendilerini Merkel’le pazarlık kurbanı olarak gösteriyorlar. Sonra da “Merkel ilk üçü verdi, ikinci üçü vermedi, dört tane aldık ve şu ana kadar 55 milyar euro harcadık” diyorlar. Fakirlerimiz, işsizlerimiz bize yeterken biz bu parayla onları doyurup çalıştırabilirken, kötü dış politika sonucu bu göçmen sorunuyla karşı karşıyayız.

“Yeniden yapılmalı, sizi seçimlerden uzaklaştırın ve yeniden bir cumhuriyet hükümeti kurun.”

Bu sorunun ortaya çıkmasından Avrupa Birliği, Amerika ve tüm dünya sorumlu, vesayet savaşları, ajans savaşları ve bunun finansmanı, Türkiye’nin Suriye rejimi ile görüşmesi sadece tiyatrolarla değil, tüm sığınmacılarla birlikte. kurmak istedikleri şehirlerde ev, okul, iş garantisi ve bir yıl içinde evlerine dönecekler. Cumhuriyet Halk Partisi’nin yaklaşımına Suriye rejiminden herhangi bir itiraz gelmezken, dünyadaki tüm muhataplarımız bu sorunu çözmekten mutluluk duyacakken, gördüğünüz gibi Süleyman Soylu, 1999’da bir grup evi orada dağıttı. onu etkilemek için patlama. .

Dün Recep Tayyip Erdoğan bize “Haziran seçimlerinden sonra bunu Esad ile tekrar yapabiliriz. Temiz bir sayfa çevirebiliriz. 6 milyon mültecinin buraya gelmesi için, bize bunu yaşatmanız için neden bunu yapasınız? tekrar yapılmalıdır; Sizi seçimlerde elemek ve baştan cumhuriyetçi bir hükümet kurmaktır. Sıfırdan demokratik bir kuruluştur. “Ben benim, her şeyi ben yaptım” diyen Recep Tayyip Erdoğan yaşananların tüm sorumlusu.

Parlamenter Sistem Anlaşması metni doğrultusunda 28 Kasım’da çok önemli bir açıklama kamuoyuna açıklanacak. Türkiye nasıl yönetilecek, TBMM’de geçiş sürecinde neler olacak, bağımsız bir yargı, gerçek anlamda bağımsız bir basın, çalışanların cumhurbaşkanından, başkanların devletten bağımsızlığının nasıl sağlanacağı, ihalelerin adil ve şeffaf bir halkla yürütüleceği. kanunun çıkarılması, yoksulluğun nasıl sona erdirileceği, milletin yüzünü nasıl güldüreceği ve nasıl hayal kuracağı Gençler geleceklerini yurt dışında değil bu güzel ülkede, istedikleri zaman nereye gideceklerini ve nasıl gideceklerini görüyorlar. Türkiye nasıl olup da dünyadaki gençlerin gelip merak ettiği ve kaçmadığı bir ülke haline geleceği programlarının peşine düşecek. Bizi takip etmeye devam etsinler. Taklit edebilenler de yetişemeyenler peşimizden gelsin.”

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir