"Enter"a basıp içeriğe geçin

KESK, 25 Kasım’da hareketin takvimini açıkladı: Saçımıza, hakkımıza, özgürlüğümüze sahip çıkıyor, direnişi büyütüyoruz

Genel Sendikalar Konfederasyonu (KESK), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü eylem ve aktivizm programını açıkladı. Kiske Kadın Sekreteri Şafak Gever, “Kadınların yürüttüğü örgütlü mücadele hedef alınıyor ve baskılar, tutuklamalar ve tutuklamalar hız kesmeden devam ediyor. Tüm bu saldırılar karşısında eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesini büyütmeye devam ediyoruz. Dünyada ve ülkemizde işimizi, kimliğimizi ve bedenimizi temel almak istediğimiz tahakküme karşı mücadele eden kadınlar olarak meydanlarda toplumsal mücadelelerin ön saflarında yer almak.

KISC Kadın Sekreteri Şafak Gever, bugün genel merkezde düzenlediği basın toplantısıyla 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü ile ilgili gündem ve etkinlikleri açıkladı. KESK, 18-25 Kasım tarihlerinde; “Şiirimize, hakkımıza, özgürlüğümüze sahip çıkıyor, direniş geliştiriyoruz” sloganıyla iş yeri etkinlikleri, saha etkinlikleri ve sosyal medya etkinlikleri düzenleneceğini duyurdu.

Son on ayda 376 kadın öldürüldü.

KESK adına Kadın İşleri Bakanı Şafak Gever yaptığı açıklamada şunları söyledi:

Öncelikle Taksim’de meydana gelen ve kamuoyunda bir kez daha soru işaretlerine neden olan patlamada hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar dileyerek başlamak istiyoruz. .

25 Kasım’da başlıyor; Tüm saldırılara rağmen yaklaşık iki yıldır erkek adaletine karşı adalet mücadelesi veren Emine Şenesar’la dayanışmak için 18 Kasım’da Şanlıurfa Adliyesi’nde nöbete başlayacağız. 25 Kasım münasebetiyle yıllardır kayıpları, cezaevlerindeki hak ihlallerini arayan Sebtliler ve tutukluların serbest bırakılması için nöbet tutan tutuklu yakınları ile yerel toplantılar yapılacak. hasta. mahkumlar.

Siyasi iktidarın toplumsal muhalefete ve emek mücadelesini yürütenlere yönelik saldırıları devam etti. Eylemlerimiz ve faaliyetlerimiz yasaktır. Örgütlenme hakkımıza, eşitlik ve özgürlük mücadelemize yönelik saldırılar gözaltı ve tutuklamalarla devam ediyor. Eski MYK üyemiz Gönül Erden ve şimdiki MYK üyemiz Selma Atabi başta olmak üzere tutuklu üyelerimizle ve yine tutuklanan Şebem Hoca ile dayanışma için illerden kartlar göndereceğiz. Her dönemde olduğu gibi, Nizam’ın hukuksuzluklarıyla mücadele etmeye kararlıyız ve tüm arkadaşlarımız dönene kadar geri adım atmayacağız ve Nizam’ın kız arkadaşlarıyla buluşacağız.

Erkek şiddeti: 10 ayda 376 kadın öldürüldü

Geçen 25 Kasım’dan bu yana erkek şiddeti hız kesmeden devam ediyor. Son 10 ayda 376 kadın öldürüldü. AKP iktidarı, erkek devlet şiddetine karşı herhangi bir önlem almamış, kadın kazanımlarını hedef alan politikalar, yekpare, gerici ve cinsiyetçi bir temelde kurmayı planladığı yeni toplumsal sistemi inşa etme telaşına girmiştir. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme, 6284 Sayılı Kanun’un hedef gösterilmesi ve ataerkil yargının uyguladığı cezasızlık politikaları kadına yönelik şiddetin arttığını ortaya koydu. Erkek adaletinin cezasız kalmasıyla karşı karşıya kalan kadınlar, adalet arayışlarını artırdı.

“Ya da Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın performans programında kadın emeğine ayrılan bütçenin ne kadar olduğuyla ilgili bir madde yok.”

Kadın istihdamında OECD ülkeleri arasında son sırada yer alan Türkiye’de kamuda kadın çalışan oranı 2020’de yüzde 29’a ulaşırken, 2022 Mayıs ayı verilerine göre yüzde 18’e geriledi.Her 100 kadından sadece 18’i kayıtlı ve tam zamanlı işler. 2023 bütçesinde de aynı zihniyet sürdürüldü Ne Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2022 Performans Programı’nda ne de 2023 bütçe teklifinde kadın istihdamına ayrılan bütçenin miktarına ilişkin bir hüküm yok.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın genel bütçe içindeki payı önceki yıllara göre artmıştır. Ancak bunun nedeni, seçim aracı olarak kullanılan “yoksullukla mücadele ve toplumsal dayanışma” adı altında sosyal yardım kotasının konmasıydı. Bakanlık, ihtiyaç sahiplerini azaltan bir politika üretmek yerine, bir hayır kurumu olarak yapılması gereken kamu hizmetlerini sunmakta ve sosyal yardıma muhtaç insan sayısını artırmaktadır.

2023 bütçesi de önceki bütçeler gibi toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gündeme alıp çözüm üretmek yerine eşitsizliği artıran bir bütçedir. Kadınların kamu işlerine ve hizmetlerine erişimine ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan şiddetten korunma haklarına, bakım ve ev işlerini kamu hizmetleri aracılığıyla paylaşmalarına bir çözüm değildir. İş hayatında özellikle kadın işçiler için cinsiyetçi olan 2023 bütçesi için müzakereler sürerken, 22 Kasım’da olduğu gibi KESK’in kız öğrenci yurdu, bütçeye karşı küçükler lehine cinsiyete dayalı bütçe talep ettiğimiz yerlerde basın açıklaması yapacak. Başkent. ve savaş politikaları.

Özellikle kadın işçilerin iş hayatında yaşanan cinsiyetçi uygulamalar, taciz ve taciz kadınları işten ayrılmaya itiyor. Neoliberal politikaların yarattığı rekabetçi, esnek, güvensiz ve kayıt dışı çalışma koşullarında çalışmaya zorlanan kadınlar, yalnızca çalışan oldukları için değil, kadın oldukları için de şiddete, tacize, ayrımcılığa ve tacize karşı daha savunmasızdır. Güvenli ve emniyetli bir çalışma hayatı için 8 Mart’ta başlattığımız İş Yerinde Şiddet ve Tacize İlişkin 190 Sayılı ILO Sözleşmesi’ni imzalama kampanyamıza devam edeceğiz. Bu kapsamda iş yerlerimizde kupa takma ve bilgilendirme faaliyetleri yürüteceğiz.

“Kurulacak Hakimiyete Karşı Eşitlik, Adalet ve Özgürlük Mücadelesini Geliştirmeye Devam Ediyoruz”

Ataerkil kapitalizmin dünyadaki çoklu krizini aşmak için, bir yandan savaşların, diğer yandan yıllarca süren mücadeleler sonucu elde ettikleri kadın ve emekçilerin haklarına ve örgütlenmelerine saldırarak çıkış yolu bulmaya çalışıyor. halklar arasında. Türkiye’de ise Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı tek taraflılık, gericilik, cinsiyetçilik, militaristlik ve homofobiklik temelinde oluşturmayı planladığı yeni toplumsal sistemin inşasında kadınların kazanımlarının zayıflamasını temel aldı. . Baskı mekanizmalarını tam anlamıyla harekete geçirerek kadınları evde ve kamusal alanda zayıflatmaya yönelik saldırılarına hız verdi.

Ataerkil iktidar ilişkilerinin körüklediği ataerkil devlet şiddeti her geçen gün daha vahşi yöntemlerle can almaya devam ederken, ataerkil adalet erkekleri koruyarak kadınlara, eşcinsellere yönelik nefret söylemlerini ve çocuk istismarında cezasızlık uygulamalarını sürdürüyor. Kadınların örgütlü mücadelesi bir kez daha hedef alınıyor, baskılar, gözaltılar ve tutuklamalar hız kesmeden devam ediyor.

Tüm bu saldırılar karşısında emeğimiz, kimliğimiz ve bedenimiz üzerinden kurulmak istediğimiz hegemonyaya karşı mücadele eden kadınlar olarak eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesini toplumsal mücadelelerin ön saflarına sahalarda yükseltmeye devam ediyoruz. dünyada ve ülkemizde.

Yaklaşan 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddet Günü ve Uluslararası Dayanışma Günü’nün katkısı, kadın kimliğimize yönelik ideolojik saldırıların, kazanılmış hakları yok etme girişimlerinin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirdiği bir dönemi başlatacaktır. Hem işyerinde hem de tarlalarda ataerkil devlet şiddetini teşhir ve sona erdirme mücadelemiz için. Her zamankinden daha önemli hale geldi.”

KESK Kadın tarafından açıklanan etkinliklerin programı şöyle:

Saha olayları:

– 25 Kasım etkinlikleri ve faaliyetleri, 18 Kasım 2022’de tüm saldırılara rağmen yaklaşık iki yıldır erkek adaletine karşı nöbet tutan Amina Shneisar’ın ziyareti ile başlayacak. Aynı gün yerelde adalet arayan kadınlarla dayanışma etkinlikleri ve toplantılar düzenleyerek,

2023 bütçe görüşmeleri sırasında KESK kadın dernekleri, emek, meslek örgütleri ve kadın platformlarından kadınlarla birlikte, sermaye, savaş siyaseti ve basın açıklamalarından yana bütçeye karşı işçiler adına toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçe çağrısında bulunuyor. . basın toplantıları ve diğer faaliyetler,

– Hafta boyunca artan kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için şehir merkezlerinde Mor Konvoy, Mor Zincir ve kadın platformlarıyla bisiklet turu gibi etkinlikler düzenlenmesi,

– Kent meydanlarında stantlar kurulması ve bildiri dağıtılması.

– 25 Kasım’da kadın platformları ile yürüyüşler, kitle açıklamaları ve yürüyüşler şeklinde saha etkinlikleri düzenlenmesi,

– Tutuklu arkadaşlarımıza dayanışma kartı göndermek,

Zorunlu trafik sigortası düzenlemesi: iyi ve kötü sürüş süresi
Zorunlu trafik sigortası düzenlemesi: iyi ve kötü sürüş süresi

Kanun hükmünde kararnameye göre kadın işçilerle dayanışma toplantıları düzenlemek.

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir