Milyonlarca özel sektör çalışanına ilişkin karara imza atan Yargıtay, fazla mesai ücretinin hesaplanmasında imzalanan maaş bordrosunun dikkate alınacağını duyurdu.
Bir restoranda garson olarak çalışan Doktor, işten ayrıldığında resmi tatillerde çalıştığını; Fazla mesai ücretlerinin tahsilini istedi. Davalı S. Restoran işletmecisi bu iddiaları harfi harfine söylüyor. Restoranda çalışan tanıkları dinleyen mahkeme, fazla mesainin işe yaradığına karar verdi.
Kararı inceleyen Adalet Bakanlığı, kararın kanun lehine bozulmasını istedi. Dava dosyasını yeniden açan Yargıtay Dokuzuncu Hukuk Dairesi, daha önceki bir karara imza attı. Fazla mesai taleplerinde imzalı bordronun dikkate alınması gerektiği vurgulandı ve kararda şu verilere yer verildi:
“Talep, davalı işverene ait restoranda garsonluk yapan davacı işçinin fazla mesai ücreti almadığı iddiasına ilişkindir. Adalet Bakanlığı’nın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin bozma kararına itiraz etmiştir. Kanun lehinde: bilirkişinin fazla mesai raporunda fazla mesai ücreti hesaplandı İşçi haksız yere sadece tanık ifadelerine dayandı ve imzalı maaş bordrosuna uyulmadı.
Ancak fazla çalışma ücreti hesaplanırken işçinin imzaladığı bordro da dikkate alınmalıdır. Nitekim, fazla mesainin imzalı bordroda yazılı olan fazla mesai süresinden fazla olduğu iddiası ancak işçi tarafından yazılı delil ile ispat edilebilir.
Fazla mesai ücretleri, ek bilirkişi raporunda verilen hesaplamalara dayanılarak mahkeme tarafından belirlendi. Karara dayanan bilirkişi raporunda, davacının son brüt ücretinin 2.475,84 TL olduğu ve tanık ifadelerine göre haftada 28 saat çalıştığı belirlendi.
İşçinin fiili ücretinin bordroda belirtilen miktardan fazla olması mümkündür. Ancak bu durumda bile fazla mesainin fazla mesai süresini aştığı iddiası ancak yazılı delil ile imzalanmış maaş bordrosu ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delilin bulunmaması halinde, fazla mesai ücreti bordrodaki fazla çalışma süresi gözetilerek fiili ücret üzerinden hesaplanır ve bordrodaki ödeme tutarının düşülmesi suretiyle sonuca varılır.
20 yılda en az 30.224 AKP işçisi hayatını kaybetti
Mahkemenin bu ilke ve esaslara uymadan karar vermesi yanlıştır ve bu nedenle de temyizin hukuka uygun olarak kabul edilmesi gerekiyordu.”
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın